-
-
Aşk-ı Sükut
40,00₺Diliminden dökülemeyenler yüreğime sığmaz oldu ve taştı hoyratça her bir kelime şiir defterime. Kaybetme korkusuyla gösteremediğim sevgimi öyle cesurca yazdım ki belki bir gün okursun diye. Onca sevdamıza dahil ayrılıklarımızda vuslatı düşledim bunu anlatmak istedim her dizede . Sevdanın hasreti de güzeldir. Cemal Süreyya’nın dediği gibi “ Uzaktan sevmediyseniz birini, hiç sevdim demeyin” .
-
Mutluluk Gezegeni
55,00₺Ülkesinde savaş olduğu için okula gidemeyen Ayben her gece ağlar. Bir gece evlerinin balkonunda bir beyaz ışık görür. Korkarak balkona çıkan Ayben karşısında dev bir robot görür. O robot, onu Jüpiter gezegeninde CALLİSTO ilkokuluna kaydettiğini söyler. Ayben o okula gitmek ister ama bir şartla kimseye bir şeyden bahsetmemesi gerekir. Her şeyi kabul eden Ayben hayalindeki okula bir robotla her gece herkes uyurken gider. Ve macera başlar.
-
-
-
Minnet
70,00₺Kendi başlarına yaralarını saramayan yedi insan.
Yedi arayış hikayesi, yedi travma
ve hepsinin yollarının kesiştiği nokta,
Terapist Murat Bey -
HAYALET ŞATO Kayıp Gezegen
70,00₺Lili ve Pi Cadı Mary’nin lanetiyle Kayıp Gezegen’de gözlerini açtılar. Zaman tünelinden geçip buraya varan ikili buradan kurtulmayı nasıl başaracaktı? Artemis diyarı kurtulacak mı? Lili ve Pi’nin Macera dolu dünyasına davetlisiniz.
-
HAYALET ŞATO Mühür Adası
70,00₺Pencereye yansıyan şatonun sabah başka diyarlara yolculuğa çıktığını tesadüfen öğrenen Lili, bu gizemli şatonun peşine düşer. Artemis diyarının koruyucuları olmaya yemin içen dostlar Hayalet Şato’nun gizemini çözmek için fantastik yolculuğa çıkarlar. Toprak Diyarının en kutsal iksirinden içtikten sonra savaş başlayacaktır. Tüm gizem Kayıp Mühür’de saklı!
-
Kabak Çekirdeği
70,00₺YAŞINIZ KAÇ OLURSA OLSUN, BİR AVUÇ KABAK ÇEKİRDEĞİ İLE İÇİNİZDE Kİ O ÇOCUĞA YOLCULUK YAPABİLİRSİNİZ. HEPİMİZİN KALBİNDE UNUTAMADIĞI KOKULAR VARDIR. KALBİNDEKİ KOKU İLE YOLCULUĞA BAŞLA.
-
-
-
Kaçıncı Uykumun Özetisin
75,00₺Aziz Bozkurt
Ürün Özellikleri
Basım Yılı:2020
Baskı:1
Sayfa Sayısı:112
Kağıt Türü:İthal Kağıt
Ebat:13,5 x 21
Dil:Türkçe
Cilt Durumu:Karton Kapak -
Derdi Olanlar Tekkesi
75,00₺Derdi Olanlar Tekkesi
Bazen her şey ters dönebilir, hayatınız tepetaklak olup sizi alaşağı edebilir. İşte o vakit sabredin, hayat sabredip beklediklerimiz değil midir?
İçinde bulunduğunuz kriz anını yönetmeyi bilin, yüreğinizdeki güce yani kendinize inanın ama bunu sadece kendi istediğiniz için yapın. İnsanlar size “güçlü kadın!” ya da “güçlü adam!” dediği için değil siz öyle hissettiğiniz için, kendinize inandığınız için…
Derdi olanlar tekkesi geçmişe veda, geleceğe umut, içinde bulunduğumuz zamana şükür ve tebessüm edebilen gönüllerin öyküleri…
Nilay Şirin, Derdi Olanlar Tekkesi’nde o çok büyüttüğümüz dertlerimizi bambaşka bir çerçeveden, kaybedilen zamanın pişmanlık çizgisinden sunuyor bizlere. Şimdi oturun en güzel köşenize, afili bir çay söyleyin kendinize, gözyaşı karışmış tebessümler ile bir de bizim taraftan bakın bakalım dertlerinize.Bir mucize olur belki kim bilir?
-
Yıkık Şehrin Şarkısı
75,00₺Bir şehrin sokakları, binlerce karşılaşmanın yeri olsa da bazı karşılaşmalar ilahi adaletin yumruğudur. Zaman bazılarının aleyhine işlemeye devam ediyor… Necdet ve adamları Peyami’nin annesiyle Ankara’ya gittiklerinin sabahında toplanmış olanları konuşuyordu. Burası karanlık bir mahzendi. Şehirden uzak ve son derece pis kokan bir yer. İçlerinden biri laf attı. -Necdet Ağabey, bu infaz ne zaman gerçekleşecek?
-
Vasiyet
85,00₺“Evlat, ağlama ve dinle vasiyetimi. Yıllar önce benden alınanı geri almalısın. Evet,
zamanı geldi artık, senin olanı git ve al. Hemen Kuzey Kıbrıs'a gitmeli ve orada Yavuz Hasan
amcanı bulmalısın, o sana her şeyi anlatacak. Bir de seni nasıl sevdiğimi…”
Babasının solmuş yüzünde zorla kıpırdayan dudaklarından dökülen son cümlelerdi
bunlar. Yaşadığı bu ayrılık ne kadar zor ve acıysa yeniden bir araya gelmek de bir o kadar
imkansızdı artık.…
“Her şey yolunda gidecek, kimsenin odaya gelmesine müsaade etmem, rahat ol ama
elini de çabuk tut. Son bir şey daha… Trafiğin soldan aktığını unutma. Başına bir iş gelsin
istemiyorum.”
Deniz onun her söylediğini anladığını gösterecek şekilde kafasını sallıyor ama yine de
cevap veremiyordu.
Murat Deniz’e sarılıp “Sana güveniyorum.” diye fısıldadı ve odadan ayrıldı. O andan
sonra Deniz için zaman bir türlü geçmek bilmedi. Telefonunu önüne koyup kendisine bir
kahve yaptı. Odada gezindi, tekrar tekrar yanına aldıklarını kontrol etti, saçlarını açıp en az üç
defa tekrar topladı, elleri terliyor diye defalarca ellerini yıkadı, birkaç dakikada bir telefonunu
kontrol etti. Balkona çıkıp açık havada derin derin nefes aldı. Sonunda mesaj geldiğinde
Deniz üçüncü kahvesini içiyordu. Saat gece yarısını yeni geçmişti.