En Çok Satanlar
Bize Sevmek Yasak
110,00₺Bisküvi Kolisinden Şiirler
60,00₺Yolculuk Zamanı
45,00₺Gülbarin
60,00₺İlmin Işığı Hz. Ali
70,00₺-
-
-
-
-
Selenizm-Yaprak Saçlı Kadına
SELEN CUMHURİYETİ…
Yokluğunda soğuk ve beyaza bürünür Selen cumhuriyetim. Bugün günlerden sanırım çarşamba ama umurumda değil. Tanışma şeklimizi düşünüp duruyorum, şu anda bile peri masalı gibi sihirli hissettiriyor bana. Sen gördüğüm en güzel prensessin, bense sadece basit bir prens. Ama kim olursam olayım seni her zaman çok mutlu edebilirim, seni her gün çok gülümsetebilirim, seni hiç olmadığın kadar güvende tutabilirim. Güçsüz kollarımda sen benim en tatlı öpücüğümsün, sen benim bu dünyadaki ölümsüzlüğüm, bu karanlık evrende tatlı dünyamsın. Hiç durmadan dönüp duruyorsun küçük hafızamda, hiç durmadan öpüşüyoruz uzaktan, aynı anda ve aynı zamanda. Söz veriyorum, asla izin vermeyeceğim bu hayatın seni benden alıp gitmesine, ölümün bizi ayırmasına. Başka gezegenlere fırlatacağım bizi, asla ölmeyelim diyebilmek için. Sen benim en güzel mavim, sen benim en güzel güneşim, sen benim en güzel tuz kristalim, sen benim en sessiz ritmim, sen benim kalbimin içinde atan, bir ömür gülümseteceğim kadınsın. Ve seni yıldızlara uçuracağım. “Nereye?” diyeceksin. “Nerede mutlu yaşayacaksak oraya.” diyeceğim.
-
Kabak Çekirdeği
YAŞINIZ KAÇ OLURSA OLSUN, BİR AVUÇ KABAK ÇEKİRDEĞİ İLE İÇİNİZDE Kİ O ÇOCUĞA YOLCULUK YAPABİLİRSİNİZ. HEPİMİZİN KALBİNDE UNUTAMADIĞI KOKULAR VARDIR. KALBİNDEKİ KOKU İLE YOLCULUĞA BAŞLA.
-
-
-
-
Aşk-ı Sükut
Diliminden dökülemeyenler yüreğime sığmaz oldu ve taştı hoyratça her bir kelime şiir defterime. Kaybetme korkusuyla gösteremediğim sevgimi öyle cesurca yazdım ki belki bir gün okursun diye. Onca sevdamıza dahil ayrılıklarımızda vuslatı düşledim bunu anlatmak istedim her dizede . Sevdanın hasreti de güzeldir. Cemal Süreyya’nın dediği gibi “ Uzaktan sevmediyseniz birini, hiç sevdim demeyin” .
-
-
Edeiyatkulisi Dergisi 1.Sayı
Edebiyat Kulisi Dergi 1. ( Aralık- Ocak- Şubat) Kış sayısı
Bir birinden kıymetli yazarın yer aldığı dergimiz Aralık itibari ile sizlerle
-
Ölüm Meleği 2. Baskı
Melisa sesleri net duyuyordu Helen’in sağ olduğunu öğrenince çok sevindi. Adamlar Helen’i yanlarına alarak ormanın içinden ana yola doğru yürümeye başladılar. Karanlık ormanın diplerine kadar çökmüştü. Melisa hiç ses çıkarmadan yerinde duruyordu ve son kişi kalana kadar yerinden kalkmadı. Adamlar gözden kaybolunca yavaşça yerinden kalkarak kulübeye yanaştı önce etrafa bir göz attı sonra kulübeye yanaşıp içerde herhangi bir ses olup olmadığını öğrenmek için kulağını kulübenin tahtalarına dayadı ve bir süre içeriyi dinledi.
-
Vasiyet
“Evlat, ağlama ve dinle vasiyetimi. Yıllar önce benden alınanı geri almalısın. Evet,
zamanı geldi artık, senin olanı git ve al. Hemen Kuzey Kıbrıs'a gitmeli ve orada Yavuz Hasan
amcanı bulmalısın, o sana her şeyi anlatacak. Bir de seni nasıl sevdiğimi…”
Babasının solmuş yüzünde zorla kıpırdayan dudaklarından dökülen son cümlelerdi
bunlar. Yaşadığı bu ayrılık ne kadar zor ve acıysa yeniden bir araya gelmek de bir o kadar
imkansızdı artık.…
“Her şey yolunda gidecek, kimsenin odaya gelmesine müsaade etmem, rahat ol ama
elini de çabuk tut. Son bir şey daha… Trafiğin soldan aktığını unutma. Başına bir iş gelsin
istemiyorum.”
Deniz onun her söylediğini anladığını gösterecek şekilde kafasını sallıyor ama yine de
cevap veremiyordu.
Murat Deniz’e sarılıp “Sana güveniyorum.” diye fısıldadı ve odadan ayrıldı. O andan
sonra Deniz için zaman bir türlü geçmek bilmedi. Telefonunu önüne koyup kendisine bir
kahve yaptı. Odada gezindi, tekrar tekrar yanına aldıklarını kontrol etti, saçlarını açıp en az üç
defa tekrar topladı, elleri terliyor diye defalarca ellerini yıkadı, birkaç dakikada bir telefonunu
kontrol etti. Balkona çıkıp açık havada derin derin nefes aldı. Sonunda mesaj geldiğinde
Deniz üçüncü kahvesini içiyordu. Saat gece yarısını yeni geçmişti. -
HAYALET ŞATO Mühür Adası
Pencereye yansıyan şatonun sabah başka diyarlara yolculuğa çıktığını tesadüfen öğrenen Lili, bu gizemli şatonun peşine düşer. Artemis diyarının koruyucuları olmaya yemin içen dostlar Hayalet Şato’nun gizemini çözmek için fantastik yolculuğa çıkarlar. Toprak Diyarının en kutsal iksirinden içtikten sonra savaş başlayacaktır. Tüm gizem Kayıp Mühür’de saklı!
-
HAYALET ŞATO Kayıp Gezegen
Lili ve Pi Cadı Mary’nin lanetiyle Kayıp Gezegen’de gözlerini açtılar. Zaman tünelinden geçip buraya varan ikili buradan kurtulmayı nasıl başaracaktı? Artemis diyarı kurtulacak mı? Lili ve Pi’nin Macera dolu dünyasına davetlisiniz.
-
Yıkık Şehrin Şarkısı
Bir şehrin sokakları, binlerce karşılaşmanın yeri olsa da bazı karşılaşmalar ilahi adaletin yumruğudur. Zaman bazılarının aleyhine işlemeye devam ediyor… Necdet ve adamları Peyami’nin annesiyle Ankara’ya gittiklerinin sabahında toplanmış olanları konuşuyordu. Burası karanlık bir mahzendi. Şehirden uzak ve son derece pis kokan bir yer. İçlerinden biri laf attı. -Necdet Ağabey, bu infaz ne zaman gerçekleşecek?
-
Derdi Olanlar Tekkesi
Derdi Olanlar Tekkesi
Bazen her şey ters dönebilir, hayatınız tepetaklak olup sizi alaşağı edebilir. İşte o vakit sabredin, hayat sabredip beklediklerimiz değil midir?
İçinde bulunduğunuz kriz anını yönetmeyi bilin, yüreğinizdeki güce yani kendinize inanın ama bunu sadece kendi istediğiniz için yapın. İnsanlar size “güçlü kadın!” ya da “güçlü adam!” dediği için değil siz öyle hissettiğiniz için, kendinize inandığınız için…
Derdi olanlar tekkesi geçmişe veda, geleceğe umut, içinde bulunduğumuz zamana şükür ve tebessüm edebilen gönüllerin öyküleri…
Nilay Şirin, Derdi Olanlar Tekkesi’nde o çok büyüttüğümüz dertlerimizi bambaşka bir çerçeveden, kaybedilen zamanın pişmanlık çizgisinden sunuyor bizlere. Şimdi oturun en güzel köşenize, afili bir çay söyleyin kendinize, gözyaşı karışmış tebessümler ile bir de bizim taraftan bakın bakalım dertlerinize.Bir mucize olur belki kim bilir?
-
Benden Sana
Şu hayatta her insanın bir dönüm noktası vardır. İşte tamda bu noktaya bağlıdır hayat. Hayatın can evidir burası. Tam burada verilir en can alıcı kararlar, tam burada öğrenirsin hayatı. İyi ya da kötü, mutlu ya da mutsuz, ağlamalı ya da gülmeli…
Ruhun tamda burada büyür. O noktada aldığın bir yarayla büyür. O yara seni sen yapar, o yara senden bir sen daha doğurur en güçlü şekilde…
Belki de o nokta bugüne kadar yaşamadığın bütün mutlulukların en büyüğünü yaşatır sana. Belki de bu sefer senden bir sen daha doğar en çocuksu, en masum haliyle…
Biz insanlar hayatımızın dönüm noktasını yaşayacağız bir gün ve o gün bizden ne götürecek, o gün bizden geriye ne kalacak ya da bize ne getirecek bilemiyoruz. O günün bize büyük mutluluklar getireceğine inanarak ve dua ederek yaşamaya devam ediyoruz. -
Minnet
Kendi başlarına yaralarını saramayan yedi insan.
Yedi arayış hikayesi, yedi travma
ve hepsinin yollarının kesiştiği nokta,
Terapist Murat Bey -
Dark Tanrının Eli
Adli tıp uzmanı olan Robert, olmaması gereken bir dosyanın içinde kendini bulunca tüm hayatı değişir. Tanrı’nın eli projesi artık onu da içine almıştır. Karanlık bir dünyanın şafağına doğru yol alırken tek yardımcısı olan John onun için her şeyden vazgeçmeye hazırdı. Dost ve düşmanın ayırt edilemediği bir dünyanın karanlık dehlizlerine doğru yol almaya hazır olun! Dark, idrak ve bilgeliğin sınırında, iyilik ve kötülüğün yeniden tanımlandığı bir roman.
-
Çok Ses Tek Nefes
Her sabahla birlikte, aydınlanır mı ki, gün?
Sökülecek, şafakla, dağılır mı bu hüzün?
Kelimesiz cümlede, anlamı var mı sözün?
Gelincikler türemez, hiçbir gününde güzün -
Zamansız Gemiler
Bak nasılda geçiyor zaman, saat ve ay.
Dünya hiç durmuyor yerli yerinde,
Bazı insan aç,bazı insan tok yine,
Gel gör ki yine zamansız bir gemideyim.
Sanki yüzlerce gök var bu gemide,
Devayı bulamadım kalemimin mürekkebinde,
Rüzgâr beni içten içe savuruyor,
Her deryada yine bir zamansız gemi yolcusuyum.
Kaç deniz geçtik, kaç ırmakla beraber ağladık kim bilir,
İnsan en çok neye üzülür bu hayatta,
Bazısı sevdiğine, bazısı yüreğine,
Yine çuvalladım sanırım bu zamansız gemide.
Dilim algılamaz seni görmeyince,
Yürek susmaz dert bitmeyince,
Bende aşk gibi beklerim vakti zamanımı,
Bu geminin bir garip zamansız yolcuğunda.
Derdim var dedim kimse inanmadı,
Yar’a yüreklendim, sevgiyi saymadı,
Kuşun kanadında çırpınan bir yavru gibi,
Dalıyorum uzaklara bu zamansız gemide. -
Bir Düş ki Maviye Doğru
İŞTE BEN O bir kalem sever adı Hülya Prensesi var güzel Şeyma Abisi var adı uğur Sultan anneleri onlarla duyardı gurur. Oldu grup başkanı Tanıdı memleketin her yanı Muhteşem paylaşımlarla İhya oldu tarih ve kültür şehri urfa Girdi yazar saflarına Gündemi sarstı bir anda Bilgelik dolu kalemiyle Katıldı Yazar saflarına Tek gerçeği umuttu Gökyüzüne merdiven dayıyordu Onun için zor yoktu Ama imkansız zaman alıyordu.
-
Saklı Cümleler
Saklı cümleleriniz varmı? bilmiyorum… Yazdıklarımı okurken yüreğinize dokunan İşte burası burası bizim memlekette söylenen saklı cümleler.. Sahi sizde benimle “var” mısınız… Bir kaleme..; mesela kağıda dökülebilir mi çocukluğunuz… Kelimelerimin kelimelerinle anlam bulduğu o saklı cümleler kimin… Neden ümmetini yitirmiş bir nebi kadar suskunsun… Anlat ne olur… Bildiğim bütün duaları unuttum… Kimliğimde anlatabileceğim bir kelam da yok.. Seni her yazmaya kalktığımda kırılan bir kalp gibi kırılıyor kalemim… Neden seni emanet ettiğim her kelime bir avuç cehenneme dönüyor… Anlat ne olur… Neden annesine küsmüş bir çocuk kadar suskunsun sen saklı cümlelerim…
-
Yürekçem
Sen yoksun diye Kelimeler firarda, şiirler Suskun, ben özlem dolu, Söyle can suyum şimdi ben nereye gidim Bilirsin dilden dile Yürekten yüreğe Sevdamın sesiyim ben Bilirsin varlığının huzuru ile Yüreğimde kendimce bir dünya kurdum. Adı Aşk Adı Sevgi Adı sen olan bir dünya
-
Yaşandıysa Eğer Adı Hayat
Umuda türküler söylerken, yalnızlık fısıldadı. Duymadın mı sen ? Umudun türküsü çoktan bitti diye. Sustum. Ve uzunca bir süre çaresizliğe yenik düştüğümü gördüm. Sadece nefes alıp veriyordum işte. Bu yüzde “yaşandıysa eğer adı hayat” dedim kendimce..
-
Vatan Hikayesi (Arapça)
Vatan hikayesi kitabı
Bu kitap suriye devriminde meydana gelen gerçek olayları ele alıyor Coğrafya ve kişiler bakımından birbirinden farklı yetmiş üç olay içeriyor Şehit , tutsak ve göçmen kapsayan bu acı hikayeleri yaşayanların anlatımına göre bir kitapta toplanmıştır . Gerçek hikayelerden esinlenilerek yazarı tarafından kaleme alınmıştır -
-
Endişenin Gücel Söylemi
Hiçbir düşünce, farklı bir düşünceden değerli ve üstün olmamalı ve olamaz da. Ancak insanların çoğunluğu fikirlerin sabit olduğuna, sadece kendi düşüncelerinin doğru ve hakikat olduğuna inanmaktadırlar. Oysa fikirler akışkan olmalı, yeni fikirler ve yeni düşünceler insan usunda güncellenmeli. Usun yeni fikirlere ihtiyacı vardır, aktif ve zinde kalabilmesi için. Görülen o ki; insan usunun bir ölü parçası olduğu görülmektedir. Ölü olduğundan, yeni fikirler edinme imkânına da sahip değildir.
Bu çalışma, sadece düşünmeye sevk etmektedir, karşıt görüşü ret değildir.
“Düşünmek, ruhun kendi kendine konuşmasıdır.”
Eflâtun -
Gülüşü Güzel Adam
Sen kalsan bile, kalır mı hiç geçip giden bulutlar?
Uçmaz mı kuşlar?
Gelip geçmez mi sanıyorsun mevsimler?
Akıp giden zaman durur mu haziranın yirmi
ikisinde?
Hep yanında kalır mı sanıyorsun var oluşuna
kadeh kaldırdığın dostların?
Radyodaki şarkı hep çalar mı?
Yıllanır mı şaraplar?
Kalan hep bekler mi?
Giden döner mi hiç gittiği yollardan?
Peki ya bu sevda?
Bu sevda biter mi? -
Mutlu Prenses
Remziye Acemoğlu
Hiçbir şeyle mutlu olmayan bir prenses varmış. Babası onun mutlu olması için elinden geleni yaparmış. Fakat prensesin bir türlü yüzü gülmezmiş. Prenses Şenel sadece kitap okurken biraz mutlu olurmuş. Bir gün babası ona bir kitap ve bir köstekli saat hediye etmiş. Kitap kahramanı olan Küçük Prens ile arkadaş olmuş. Küçük Prens, onu her zaman mutlu olan ve gözleri görmeyen Elifsu İle tanıştırmış. Prenses Şenel mutluluğun sırrını öğrenmek için Küçük Prens ile bir anlaşma yapmış. Anlaşmadan sonra tüm sırlar açığa çıkmış.
-